24 Ağustos 2011 Çarşamba

YALAN MIYDI?


Seninle biz ne hayaller kurmuştuk,
Ayrılmak yok diye yemin etmiştik.
Tek ayrılık ölüm olsun demiştik,
Gel de bu canımı alıver gitsin.

Yalan mıydı söyle kurban olurum,
Bırakır gidersen ben kahrolurum.
Sen ellere yar olursan ölürüm,
Beni hayatından siliver gitsin.

Kimlere aldanıp harcadın beni?
Dünyayı verseler vermezdim seni,
Senin için feda ettim bu canı.
Bu bedende koyma alıver gitsin.

Sensiz bu alemde yaşamam böyle,
Ben sana adandım al kurban eyle.
Ellere bırakma sen infaz eyle,
Son arzun ne diye soruver gitsin.

Kollarımı bağla sarı saçına,
Göz yaşını dizme kirpik ucuna.
Gözümü bağla götür dar ağacına,
İlmeği boynuma çalıver gitsin.

İnce minareden bir sela verdir,
O beyaz gömleği elinle giydir,
Sana sorarlarsa bu adam kimdir,
O benim kurbanım deyiver gitsin.

Yazman ile kınaya sar elimi,
Göz yaşınla yıka bu bedenimi,
Omuzuna alıp götür salımı,
Saf tut namazımı kılıver gitsin.
Muharrem ALKAN

6 Mayıs 2011 Cuma

MAŞŞALLAH

Benim için bir tanesin,
Gönül başka yar neylesin.
Mızrap vursun dil söylesin,
Sen gönlümün sultanısın.

Omuzlarına dökülmüş,
Dalgalı sarı saçların.
Yay gibi kaşlara değer,
Kıvrılmış kirpik uçların.

Zülüflerin darmadağın,
Gamzelidir al yanağın.
Süzülüp de baygın bakar,
Zümrüt yeşili gözlerin.

Kiraz dudak alyanaklım,
Sen de kaldı aklım fikrim.
Sarı saçlar büklüm büklüm,
Dök yüzüne perde olsun.

Benleri var dane dane,
Gök boncuk takmış gerdana,
Hey maşşallah kırk bir kere,
Sana nazarlar değmesin

Muharrem ALKAN

O BENİM İŞTE

Vurulup da yarin bir bakışına,
Takılıp da bir hayalin peşine,
Ömrünü harcamış boşu boşuna,.
Bir mecnun görürsen o benim işte.

Sevip de yarine kavuşamamış,
Onunla bir ömür paylaşamamış,
Dünyaya kahredip hayata küsmüş,
Birini görürsen o benim işte.

Elinden aldırmış gönüldaşını,
Taştan taşa vurmuş dertli başını,
Yüreğine dökmüş hep gözyaşını,
Bir dertli görürsen o benim işte.

Feleğin sillesi vurgun misali,,,
Kadere talihe dargın misali
Gönülden kovulmuş sürgün misali
Bir sefil görürsen o benim işte.

Avare yürümüş hayat yolunda,,
Bütün güller solmuş gönül bağında
Tutunacak dal kalmamış elinde,
Biçare görürsen o benim işte.

Gazel gibi bir rüzgara tutulmuş,
Savrulup da bir kenara atılmış,
Hayalleri umutları yıkılmış,
Bir garip görürsen o benim işte.

Bir ömürü işte böyle yaşamış,
Bu dünyada bir nasibi kalmamış,
Sadık yarim gayrı bana gel demiş,
Omuzlarda giden o benim işte.

Kara toprak alıp bağrına basmış,
Sanki hiç doğmamış hiç yaşamamış,
Üzerinde otlar dikenler bitmiş,
Bir mezar görürsen o benim işte.

Muharrem ALKAN

KURBAN OLURUM

Bana sensiz bin ömür vadetseler istemem,
Ne saraylar ne köşkler bahşetseler istemem,

Dünyaları verseler almam seni alırım,
Para pulda gözüm yok senle mutlu olurum.

Seni baş tacı eder kulun kölen olurum,
Kollarımda öl desen bunu ödül bilirim.

Kederin tasan varsa ben gadanı alırım,
Beni dilek dilesen sana kurban olurum.

Muharrem Alkan

30 Nisan 2011 Cumartesi

BÜLBÜL

Bir güle meylettim kırmızı gonca,
Bülbül sitem etmiş gül benim demiş.
Gül rengini nerden almış deyince,
O güle renk veren kan benim demiş.

Bülbül gülün dikenine konarmış,
Bir gül için figan eder ağlarmış,
Gül bülbülden bir damla su istese,
Bülbül gülü kanı ile sularmış.

Bir bülbül anlarmış gülün dilinden,
Bülbülün figanı gülün derdinden,
Bağrı yırtılsada gül dikeninden,
Candan geçer vazgeçmezmiş gülünden.
Muharrem AlKAN

GÖZLERİM

Güneş sensiz batar ay sensiz doğar,
Seninle olmayı ne çok özlerim.
Gecelerim ıssız yalnızlık boğar,
Sensiz uyku nedir bilmez gözlerim.

Akşam olur kuşlar yuvaya gelir,
Sende beni özler misin kim bilir.
Ne bir haber ne de selamın gelir,
Hergün postacıyı arar gözlerim.

Seni özlemekle geçer günlerim,
Hasretinden inim inim inlerim.
Bir köşede sessiz sessiz ağlarım,
Yumdukca çiğ gibi yağar gözlerim.

Acep şimdi hangi yaban eldesin?
Çıkıp gel de aklım sende kalmasın.
Özlem bitsin hüzün keder dağılsın,
O gün mutlu olur güler gözlerim.

Muharrem Alkan

Kaçıncı Tövbe

Ne gözlerime yasak koyabildim,
Ne de gönül ferman dinledi.
Üzülürsün sevme dedim kalbime,
Kırk yerinden kırıldı da söz dinlemedi.

Hep sevda peşinden koştum yoruldum,
Her aşkın sonunda perişan oldum.
Tövbe ettim sevmemeye söz verdim,
Asi gönlüm yeminini tutmadı.

Bu kaçıncı tövbe bu kaçıncı yıkılışım,
Bu kaçıncı gönül kapıma zincir vuruşum.
Bu son olsun kalbim son üzülüşüm,
Dinsin artık acılarım gözyaşım.

İflah olmam gayrı böyle yanmaktan,
Kurudu göz yaşım hep ağlamaktan,
Her sevdadan yüreğimde iz kaldı.
Gönül uslanmadı acı çekmekten.

Muharrem Alkan