21 Ocak 2016 Perşembe

BU GECE

 

İçim de yangın var çıkmaz dumanım,
Yay tele dokunur inler kemanım.
Teselli ver diyen Orhan babanın,
Şarkısını çaldım durdum bu gece..

Sana sözüm vardı içmeyecektim,
Açtım tabakayı sigara yaktım.
Seni nefes nefes içime çektim,
Hasretle kavrulup yandım bu gece.


Tabancamı aldım masaya koydum,
Çevirdim başımı resmini gördüm.
Şarjörden namluya bir mermi sürdüm,
Resmine bir kurşun sıktım bu gece.

Ben her gece sensiz içtim bilesin,
Duvarların dili yok ki söylesin.
Artık sensiz yaşayamam nerdesin?
Masada yığılıp kaldım bu gece.

   Muharrem ALKAN

17 Ocak 2016 Pazar

AH BU GÖNÜL

Ne çileler çektim sevda yolunda.
Aşka yenik düştüm gençlik çağımda,
Bir sefa sürmedim yar otağında,
Her güzel bir başka aldattı beni.

İlkbaharım gelip geçti düş gibi,
Yazlarım üşüttü beni kış gibi,
Hazanda yaprağım dökülmüş gibi,
Bir kuru çalıya döndürdü beni.

Bunca cefasını çektim gurbetin,
Şöyle içten bir gülüşe hasretim.
Gönlüme yetmedi gücüm kuvvetim,
Gitti bir zalime kul etti beni.

Bülbüle engel mi gülün dikeni?
Sakın ha hor görme sevda çekeni,
Aşkın gözü kördür derler ya hani.
Vardı bir yosmaya yar etti beni.
     Muharrem ALKAN

8 Ocak 2016 Cuma

BÜTÜN YOLLAR MEZARA ÇIKAR

Sevdanın yolları bayır,
Yürek yanar cayır cayır.
Yolun yokuş yükün ağır,
Bu sevda çekilmez gönül.

Bunca ömür geçti boşa,
Ne çileler geldi başa,
Yolumuz düştü yokuşa
Menzile varılmaz gönül.

Ömür bitti geçti yıllar,
Son durağa geldi yollar,
Gayrı yaprak döker dallar,
Belki bahar gelmez gönül.

Kadere razı olmayıp,
Harcadığın yıllar kayıp,
Bir gün şansın döner deyip,
Mucize bekleme gönül.

Hep olmazı ister kullar,
Yokuşa akmaz ki sular,
Mezara çıkar hep yollar,
Son duraktır mezar gönül.
     
       Muharrem ALKAN

1 Ocak 2016 Cuma

PLATONİK AŞK



Sen benim gönlümde kara sevdasın,
Kalbimde kanayan derin yarasın.
Derdimin dermanı olacak sensin,
Yarama bir merhem sür diyemedim.

Senden önce sevda nedir bilmezdim,
Ben sana tutuldum divane gezdim.
Senin her haline şiirler yazdım,
Sana sevdiğimi söyleyemedim.

Platonik aşk yaşasam ne çıkar.
O bunu bilmese bilse ne çıkar,
Gözlerin  kalbimi kor gibi yakar.
O yanan ateşi söndüremedim.

O bir kalem kaşlı ceylan gözlüdür.
Gamzeli yanaklı tatlı sözlüdür,
Çağırsam gel desem gelmez nazlıdır.
Ona sevdiğimi söyleyemedim.

O beni kalbimden vurdu da yıktı.
Dilim mahkum idi sözüm tutsaktı,
Ona söyleyecek çok sözüm vardı
Sustum sevdiğimi söyleyemedim.
   Muharrem ALKAN

HAYAL EDERİM

Sonbahar hüznü çöktü üstüme.
Garip duygulara dalar dururum,
Güneş soldu tepelere sis çöktü.
Yalnızlık türküsü söyler dururum.

Her mevsim yüreğim gönlüm yaralı.
Dert bir değil öbek öbek sıralı,
Sonbaharda hüzün daha manalı.
Hüzün deryasına dalar dururum.

İçim de dinmeyen fırtına başlar.
Dalımda sararan yapraklar düşer,
İnsanlar umutla hayalle yaşar.
Güzel günler hayal eder dururum.
      Muharrem ALKAN